Altın iğne, kırışıkların, ciltteki izlerin ve sarkmanın görünümünü azaltmak için kullanılan cerrahi olmayan bir tedavi şeklidir. Cihaz cildin alt katmanlarına yüksek frekanslı enerji gönderir, cilt altına kontrollü hasar vererek, deride kollajen sentezi tetiklenir ve iyileşme süreçlerini uyarır.
Altın iğne, franksiyonel radyofrekans tedavisi cilt üzerindeki pek çok sorunu çözümleyebilen etkili bir tedavidir. Radyofrekans enerjisi, hali hazırda cerrahi işlemlerde kanamayı durdurmak ve kanatmadan işlem yapmak amacıyla kullanılır. Fraksiyonel radyofrekans, kontrollü bir şekilde cilt altına hasar verir. İşleme altın iğne uçlarının eklenmesi ise, bu enerjinin dağılmadan, cilt yüzeyine zarar vermeden sadece cilt altını etkileyerek ve deri yüzeyinde de gereksiz enerji kaybını önleyerek iletmesini sağlar.
Bu tedaviye ek olarak ve mezoterapi gibi destekleyici tedaviler de dahil edilerek işlem çok daha etkili hale getirilir. Altın iğne uçlarının açmış olduğu mikro girişlerden ve mezoterapi içeriğinin cilt altı tarafından derhal emilmesi ve cilt altının tedavi sürecine hızlı bir şekilde cevap vermesi sağlanır.
Altın iğne tedavisi, cilt gençleştirme ve çeşitli cilt sorunlarını tedavi etmek için yeni bir estetik prosedürdür. Bu yöntem, mikroiğneleme (microneedling) ve radyofrekans (RF) yöntemlerini birleştirir. Altın kaplama mikroiğneler, cildin üst tabakasına kontrollü mikrodelikler açarak radyo dalgaları yoluyla ısı enerjisini cilt altına gönderir. Bu iki etkili işlem, cildi doğal olarak iyileştirmek için teşvik eder ve elastin ve kollajen üretimini artırır.
Genelde altın iğne tedavisi, akne izleri, genişlemiş gözenekler, sarkmalar, cilt tonu düzensizlikleri ve ince çizgiler ve kırışıklıklar gibi çeşitli cilt sorunlarını ele alır. Tedavi sonrası, ciltte mikro kanallar açıldığından, cilt daha sıkı, pürüzsüz ve daha genç görünür. İşlem genellikle lokal anestezi kremi kullanılarak gerçekleştirilir, bu da hastayı rahatlatır.
Tedavi sonrası ciltte hassasiyet ve kızarıklık olabilir, ancak bu yan etkiler genellikle birkaç gün içinde geçer. Altın iğne tedavisi, minimal invaziv bir yöntem olduğu için iyileşme süresi kısadır ve hastalar günlük aktivitelerine hızla dönebilir. Tedavi, genellikle birkaç seans halinde uygulandığında, kalıcı ve uzun vadeli sonuçlar elde etmeyi amaçlar.
İşlem öncesi, uygulama alanı temizlenir ve anestezi etkisi olan krem uygulanır. Ucuna altın iğne aparatı takılan radyofrekans cihazı, cilde temas ettirilir. Ucunda çok sayıda mikro altın iğnecikler bulunan cihaz, cildi tarar. Altın iğneler ayarlanmış derinlikte cilde temas eder ve ani giriş çıkışlar yapar. Bu sayede cilt yüzeyine herhangi bir zarar vermeden cilt alt tabakasında kolajen ve elastin üretimi tetiklenir. Altın iğnelerin iletkenliği sayesinde cilt altına en yüksek enerji gönderilir.
İşlem sonrasında ciltte, hafif, pembemsi bir kızarıklık oluşabilir. 1-2 gün içinde kendiliğinden geçer. Hasta uygulamanın ardından kısa sürede normal yaşamına dönebilir ve ertesi gün işine başlayabilir.
Altın iğne yaptıranların yorumları genellikle olumlu olmakla birlikte, kişisel deneyimler buna göre değişebilir. Tedaviden sonra birçok kişi cildi gençleştirdiğini ve sıkılaştığını söylüyor. Akne izlerinin azalması, gözeneklerin küçülmesi ve ince çizgiler ve kırışıklıkların azalması gibi olumlu sonuçlar sıklıkla dile getirilir.
Tedavi sonrası, çoğu kişinin cilt tonunun daha eşit hale geldiğini ve daha pürüzsüz göründüğünü söylüyor. Tedavi ayrıca önemli avantajlar olarak öne çıkar: iyileşme süresi kısa ve hastalar günlük aktivitelerine hızla dönebilirler. Tedavi sonrası bazı hastalar şişlik ve kızarıklık yaşadıklarını söylüyorlar. İşlem sırasında hafif ağrı ve acı duyulabilir, ancak lokal anestezi kremleri kullanılarak genellikle bu acı tolere edilebilir. Tedavinin maliyeti bazı kişiler için çok pahalı olabilir ve birden fazla seans gerektirdiği için bu artış bir dezavantaj olarak görülebilir. Tedaviden beklenen sonucu alamadıklarını ve ciltlerinde yeterli iyileşme görmediklerini dile getiren bazı hastalar oldukça nadirdir.
Cildi gençleştirme ve çeşitli cilt sorunlarını çözmede altın iğne etkilidir. Bu tedavi, mikro iğneleme ve radyofrekans teknolojilerini kullanarak cildi yeniler ve kollajen ve elastin üretimini artırır.
Sonuç olarak cilt daha sıkı, pürüzsüz ve daha genç görünür. İnce çizgiler ve kırışıklıkların azaltılmasını, akne izlerinin azaltılmasını, genişlemiş gözeneklerin küçültülmesini ve cilt tonu düzensizliklerini gidermeyi amaçlar. Aynı zamanda sarkmalar ve cilt elastikiyeti kaybı gibi yaşlanma belirtilerini azaltır. Bu yöntem, minimal invazivliği ve kısa iyileşme süresi nedeniyle hastaların günlük yaşamlarına hızlıca dönmelerini sağlar. Genel olarak, altın iğne tedavisi, daha sağlıklı ve canlı bir cilt görünümü elde etmek isteyenler için mükemmel bir seçenektir. Cildi yeniler ve gençleştirir.
Genellikle altın iğne 3 ila 5 seans arasında uygulanır ve cilt sorunlarının türüne ve ihtiyaçlarına bağlı olarak uygulanır. Hastanın cilt durumu, tedaviye verdiği yanıt ve istenilen sonuçlar, seans sayısına karar verirken dikkate alınır. Her seans arasında dört ila altı hafta arasında bir süre bırakılır, bu da cildin iyileşme ve yenilenme sürecine izin verir. Bu süre, cildin doğal iyileşme sürecini tam olarak çalıştırması ve en iyi sonucu elde etmesi için çok önemlidir.
Tedavi sürecinin başında, dermatolog veya estetik uzmanı hastanın cilt yapısını ve tedavi hedeflerini değerlendirir. Birkaç seanstan sonra cildi daha iyi hale getirebilirsiniz, ancak tam bir etki için her seansın tamamlanması gerekiyor. Bazı durumlarda, cilt sorunları veya daha güçlü cilt yapıları için daha fazla seans gerekebilir.
Sonuçları uzun süreli olmasına rağmen, cilt yaşlanmaya devam ettiği için yılda bir veya iki kez bakım seansları yapılmalıdır. Bu, cildin genç ve sağlıklı görünmesini sağlar. Sonuç olarak, genellikle üç ila beş seans arasında uygulanır ve kişisel ihtiyaçlara göre bu sayı artabilir. Uzman, hastanın cilt özelliklerine ve hedeflerine göre tedavi planını belirler.
Belirli sağlık sorunları veya cilt sorunları olan kişilere bu tedavi uygulanmamalıdır. Bu tedaviye başlamadan önce, aktif cilt enfeksiyonu, açık yaralar veya uçuk gibi cilt rahatsızlıkları olan kişiler, bu tedaviyi tamamen iyileştirmek zorunda kalmalıdır. Enfekte veya hasarlı cilt bölgelerine uygulanan tedaviler, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
Hamilelik ve emzirme sürecinde altın iğne tedavisi genellikle tavsiye edilmez. Hamilelik ve emzirme döneminde cilt daha hassas olabilir ve tedavilere karşı beklenmedik tepkiler gösterebilir. Bu dönemde hem anne hem de bebek için estetik müdahaleler riskli olabilir.
Bu tedaviden ayrıca kanama bozukluğu olan veya kan sulandırıcı ilaç kullanan kişiler kaçınmalıdır. Mikro iğneler ciltte küçük delikler açtığı için kanama olasılığı daha yüksektir, bu da tedavi sürecini zorlaştırabilir. Ek olarak, otoimmün hastalıkları olan veya immünosupresif ilaçlar alan kişilere tavsiye edilmez. Bu hastaların cildi daha yavaş iyileşebilir ve enfeksiyon riski daha yüksek olabilir.
Uygun olmayan adaylar arasında ciddi akne sorunları veya rosacea gibi inflamatuar cilt hastalıkları olanlar da olabilir. Tedavi sırasında bu cilt rahatsızlıkları daha da kötüleşebilir ve istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir.
Sonuç olarak, belirli sağlık sorunları veya cilt sorunları olan kişilere tavsiye edilmez. Tedaviye başlamadan önce, bir dermatolog veya doktor tarafından kapsamlı bir değerlendirme yapılmalıdır. Bu, kişinin genel sağlık durumunu göz önünde bulundurarak en uygun tedavi planını belirlemek için gereklidir.
Genelde altın iğne fiyatları bir dizi faktörden etkilenebilir. Tedavi yapılacak klinik veya hastane, doktorun deneyimi, tedavi seanslarının sayısı, uygulama bölgesinin genişliği ve coğrafi konum bu faktörlerden bazılarıdır.
